Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremleri önceden tahmin eden ve sosyal medya hesabından uyarılarda bulunan deprem uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, olası İstanbul depremine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Olası İstanbul depreminin yaklaştığına dikkat çeken Prof. Dr. Görür, “Deprem olma olasılığı 1999’dan sonra 30 yıl içinde artı-eksi 10-15 sene koyarız. Bu oran da yüzde 47. Bu kadar da yüksek” dedi.
Türkiye’de 24 kentin doğrudan fay hatlarının üzerinde bulunduğunu açıklayan Görür, “Türkiye’de çok büyük yerlerde 7 ve üzeri deprem beklemek mümkün. Bunu kabul etmek gerekiyor. Türkiye’nin her yerinde, her an 7 büyüklüğünde deprem olabilir. Bunu kabullenelim. Bunların olmadığı yerleri ancak biz iğneyle ararsak size söyleyebiliriz. 23-24 kentimiz doğrudan doğruya fay hatlarının üzerinde oturuyor. Yani bu kentlerin içinden geçiyor bu faylar. Bu şehirler gerçekten riskli.” dedi.
Büyük İstanbul depremiyle ilgili uyarısını yineleyen Görür, “Bakın bu son 6 Şubat depremlerini biz yıllarca önce söyledik deprem geliyor diye. Birçok arkadaş söyledi. Benim dilimde şahsen tüy bitti. Halk bile duymadı, duydu da umursamadı. Bir gün duyduk ki deprem olmuş, 50 binden fazla insanımızı gömdük. Her geçen gün de vaktimiz azalıyor.”
Görür, Marmara Denizi’nde minimum 7,2 maksimum ise 7.6 büyüklüğünde bir deprem beklendiğini belirterek, “Marmara Denizi bir deprem denizidir. Marmara Denizi’nin oluşumu depremden dolayıdır. Marmara Denizi’nin tabanında aktif bir fay vardır. Bu fay zaman zaman deprem üretmektedir. Bizim burada beklediğimiz deprem minimum 7,2 maksimum 7,6. İstanbul çalışmalarında yapılan senaryo deprem 7,5. Bu gerçek. Ne zaman olacak dersen? Fazla uzakta değil. Yapılan bilimsel çalışmalar, en son revize çalışmayı da koyarsak deprem olma olasılığı 1999’dan sonra 30 yıl içinde artı eksi 10-15 sene koyarız. Bu oran da yüzde 47. Bu kadar da yüksek.” ifadelerini kullandı.
Görür, Marmara depreminde olası can kaybıyla ilgili tahminde bulunarak şöyle konuştu: “İstanbul’da 1 milyon 100 bin bina var. İstediğiniz kadar insaflı ele alın. 1 milyon 90 bin binaya hiçbir şey olmasın. 10 bin bina kalsın. Her binaya da 5 kat diyelim. 50 bin kat yapar. Her kata 2 daire koyalım. 100 bin daire yapar. Her daireye 4 kişi koy, 400 bin insan yapar. Doğrudan doğruya can güvenliği olmayan, ölümle burun buruna insan demek. 400 bin insandan kurtar, kurtara bildiğin kadar. Yine geliyorsun 50 bin 100 bin can kaybına. Ya 20 bin bina yıkılırsa?”
“İstanbul depreminin yıkımı inanılmaz boyutlarda olacak” diyen Görür, “Afetin bize yükü ilk anda 120-150 milyar dolarları geçecek. Beni asıl korkutan, bütün Marmara Bölgesinde ekonomi ve ekonominin çarkları duracak. O olduğu zaman üretim olmayacak, ihracat olmayacak, ithalat olmayacak, turizm olmayacak, gelen olmayacak, giden olmayacak. Ne yiyeceğiz, ne içeceğiz. Bu insanları nasıl besleyeceğiz, nasıl yaşamlarını idame ettireceğiz. Anadolu’ya güvenmeyin, Anadolu’yu besleyen Marmara Bölgesi. Bütün ülkenin kaynaklarını aynı sepete, yani İstanbul’a konuldu. Bu sepet tümüyle yok olursa Anadolu’nun da yapacağı bir şey yok” diye konuştu.